tr
tr

Terapinin İlk Seansı: Ne Beklemeliyim?

Terapinin İlk Seansı: Ne Beklemeliyim?

“İlk seansa gidiyorum ama ne konuşacağım, nasıl başlayacak hiçbir fikrim yok..”
Ne kadar tanıdık bir cümle değil mi? Bu cümleyi terapiye ilk kez gelen danışanlardan sıklıkla
duyarız. Terapinin kendisi kadar, ilk adımı atmak da bazen zorlayıcı olabiliyor. Yeni bir ortam,
hiç tanımadığınız bir uzmana kendinizi açmak, ne anlatacağınızı bilememek.. Bunların aslında hepsi
çok doğal ve insani tepkiler.
Eğer şu an terapiye başlamayı düşünüyorsanız ama aklınızda soru işaretleri varsa, bu yazı tam size
göre..
Öncelikle: Hazır Hissetmek Zorunda Değilsiniz
Terapinin ilk seansı mükemmel olmak zorunda değil. Ne anlatacağınızı tam bilmiyor olabilirsiniz.
Ağlamak isteyebilirsiniz. Belki de sadece dinlenmek.. Hepsi kabul. Hepsi yerinde. Hepsi insanca.
Terapi; hazır, toparlanmış ya da güçlü olduğunuzda değil, kendiniz gibi geldiğinizde çalışmaya
başlar. O nedenle kendinizi hazırlamaya, kasmaya ya da zorlamaya çalışmayın. Olduğunuz
hislerinizle, düşüncelerinizle, duygularınızla kalarak adım atmaya çalışın.
Benim çalıştığım yaklaşımlardan biri olan Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT), bu doğal süreci
yapılandırmak ve birlikte anlamlandırmak üzerine kurulu. BDT, yaşadığınız zorlukların arkasındaki
düşünce kalıplarını, duygularınızı ve davranışlarınızı birlikte keşfetmemize yardımcı olur.
Terapist İlk Seans Nasıl Başlar?
Genellikle ilk görüşmelerde meslektaşlarım; neden terapiye gelmek istediğinizi, hayatınızda sizi
zorlayan konuları, daha önce terapi deneyiminiz olup olmadığını, günlük yaşamınızı (iş, ilişkiler,
uyku, yeme düzeni vb.) gibi genel konuları sorarak sizi tanımaya çalışırız. Amaç yargılamak değil;
sizi, sizin hızınızda anlamaya çalışmaktır. Sadece anlatmak istediklerinizi paylaşmak zorundasınız.
Terapi bir yarış değil; bir süreçtir. BDT çerçevesinde ise, ilk seanslarda özellikle “bu
yaşadıklarınızın düşünceleriniz ve duygularınızla nasıl bağlantılı olduğunu” anlamaya başlarız.
Çoğu zaman otomatikleşmiş düşünceler, fark etmeden bizi zorlayan duyguların temelinde yer alır.
İlk seans, bu düşünce-duygu-davranış üçgenini birlikte keşfetmeye başlamak için iyi bir
başlangıçtır.
Peki Ben Ne Anlatmalıyım?
Bu da çok sorulan soruların içerisinde:
“Ne anlatacağım ki?”
Aslında yanıt çok basit: Ne anlatmak istiyorsanız.. Belki spesifik bir olay (kayıp, kaygı, ayrılık,
panik atak, vb.) belki de “adını koyamadığınız” ama sizi yoran duygularla, hislerle geldiniz.
İlk seans, bu karmaşıklığı beraber çözmeye başlamak için var. “Aslında her şey yolunda ama içimde
bir şeyler eksik” demek de, yeterince büyük bir sebep. BDT’de bu karmaşık duyguların altındaki
otomatik düşünceleri fark etmek önemlidir. Bu nedenle seanslarda sadece olanları değil, o an
“aklınızdan geçenleri” de birlikte anlamlandırmaya çalışırız.
Terapi Süreci Ne Zaman Netleşir?
Genellikle ilk görüşmeden sonra bazı konular daha netleşmeye başlar: Terapiye düzenli devam
etmek istiyor muyum?, Hangi konulara odaklanmak istiyorsunuz?, Terapistinizle aranızda bir
“uyum” hissediyor musunuz?, “Hangi yöntemle çalışacağınız belirlendi mi?” gibi..
Terapide güven ve ilişki zamanla kurulur. İlk seans bu yolculuğun sadece başlangıcıdır.
BDT, hedef odaklı ve yapılandırılmış bir terapi yaklaşımıdır. Bu, süreci belirsiz ve ucu açık bir
yolculuktan ziyade, belirli hedeflere yönelik adım adım ilerleyen bir destek süreci haline getirir. Bu
nedenle ilk seanslarda, üzerine çalışmak istediğiniz konular netleştiğinde birlikte bir “terapi planı”
oluşturabiliriz.
Sık Sorulan Sorular
“Ağlarsam çok mu zayıf görünürüm?”
Hayır. Terapide gözyaşı bir zayıflık değil, aksine bir temas anıdır. Ağlamak, duyguların
dışavurumudur; bastırmak değil, yaşamak güçtür.
“Terapist beni yargılar mı?”
İyi bir terapist sizi anlamaya çalışır, etiketlemez. Siz nasıl biriyseniz, sizi o şekilde kabul edip
dinler.
“Terapiler kaç seans sürecek?”
Bu tamamen kişisel bir süreçtir. Bazı konular 3-5 seansta açılabilirken, bazıları daha uzun sürebilir.
İlk seans, bu sürecin şekilleneceği yerdir.
“Ev ödevi verecek misiniz?”
Evet, BDT sürecinde zaman zaman küçük “ev ödevleri” olabilir. Bunlar; zorlayıcı bir durumla
karşılaştığınızda aklınızdan geçenleri not almak, bir davranış denemesi yapmak gibi şeyler olabilir.
Amaç; terapinin sadece seans sırasında değil, günlük hayatta da sürdürülebilir hale gelmesidir.
Son Söz: Cesaretinizin Farkındayım
Terapinin ilk seansına gitmek bir cesaret örneğidir. Kendinize şu mesajı verirsiniz: “Bir şeyler
değişsin istiyorum ve bunun için ilk adımı atıyorum.” Bu ilk adımı asla küçümsemeyin. Yalnız
değilsiniz. Anlaşılmak mümkün ve hiç merak etmeyin terapi, bunun en güvenli yollarından biridir.
Terapiye Bir Adım Atmak İçin Hazır Mısınız?
Belki ilk defa terapiye başlamayı düşünüyorsunuz. Belki daha önce denediniz ama bu kez farklı bir
yaklaşım arıyorsunuz. Nedeni her ne olursa olsun, bu sayfaya geldiyseniz bir şeylerin değişmesini
istiyorsunuz. Bu bile başlı başına o kadar kıymetli bir adım ki..
Eğer siz de düşünceleriniz, duygularınız ve hayatınızdaki döngüler üzerine birlikte çalışmak
isterseniz; ilk görüşmemizi planyabiliriz.
Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT) yaklaşımıyla yürüttüğüm seanslarda, sorunların köküne inmeyi
değil; o sorunlarla nasıl başa çıkabileceğinizi birlikte keşfetmeyi hedefliyoruz.
İlk görüşme bir taahhüt değil – sadece kendinize ayırdığınız bir başlangıçtır. Aklınızda sorular varsa
ya da ilk seans için uygun bir zaman belirlemek isterseniz, benimle iletişime geçebilirsiniz.
İlk Adımı Sen At.. 🙂
Psikolog İpek Akalp İnal

Whatsapp
Psk. İpek Akalp İnal
Psk. İpek Akalp İnal
Merhaba. Size nasıl yardımcı olabilirim?